27 Haziran 2007


ester'in evinin tam karşısındaki apartmanda oturan yaşlı teyze. hep o pencerede durup sokağı izler, bizi balkonda görünce el sallardı. küba'da yaşlıların çok fazla uğraşları yok sanırım, erzakları devlet tarafından karşılanıyor, ev sorunları yok, onlarda tüm gün kapının önünde ya da pencere oturuyorlar. onlar küba'nın eski dönemlerinin de yeni dönemlerinin de şahitleri. eski dönemlere tanıklık ettikleri içinmidir bilmem, yaşlılar fidel'e daha yakın, ondan arkadaşları gibi bahsediyor ve övgü ve saygıyla anıyorlar. oysa gençler ve orta yaşlarında olanların bir kısmı fidel'i ve yaptıklarını onaylamıyorlar. hatta trinidat'ta bir çift ile sohbetimizde anlamıştık hislerini, kuşatılmış hissediyorlardı, adada yaşamak, oradan çıkamamak psikolojilerini bozmuştu insanların. fidel ölsün diye bekliyorlardı ama onlara göre fidel çok güçlüydü ve ölmeye hiç niyeti yoktu. tarafsız bir gözle bakmak için uğraştım ama beceremedim. fidel, benim için küba demek. ben o ölmeden küba'ya gidebilmenin hayallerini kurmuştum, oysa onun halkının bir kısmı o ölsün diye dua ediyorlardı. onları da, fidel'i de anlamaya çalışınca her iki tarafta haklı sanırım.

Hiç yorum yok: