08 Eylül 2006

tatilde garip bir an yaşadım. aslında böyle bir hissi daha önce hiç yaşamamıştım diyebilirim. kaldığımız yer iki tarafı da dağlarla çevrili, etrafında bir tane bile ışık olmayan, doğası çok güzel bir yerdi.

gecenin ilerleyen saatlerinde, tüm insan ve insan yaratımı seslerin kesildiği o sıralarda, çimenlerin üzerinde yatmış etrafa bakarken ve o an sanki gözüme el değmemiş gibi görünen, o doğanın içinde kendime bakarken, çok uzun bir yolculuktan gelmiş yorgun bir hayvanmışım gibi hissettim. yatıyordum, huzur ve huzursuzluk içiçe geçmiş kafamı karıştırıyor, beni gerçeklikle gerçek olmayan arasında sürükleyip duruyordu.

çok çok eski zamanlardaki insansı canlılar gibi hissettim ilk defa. bomboş arazide bulunan tek bir ağacın altında yatıyordum. her iki yanımda kocaman dağlar ve çokkkk üstümde gökyüzü... ilk defa gökyüzünü böyle gördüm. daha önce insansı romantik hayallerle bakmıştım, oysa şimdi bilinmezin kendisiydi, belki de sırf bu yüzden korkutucuydu, çok büyük ve lacivert - siyah görünüyordu. tüm bunlara rağmen,birkaç saniyelikte olsa, her zamankinden daha büyük yakınlık duydum gökyüzüne, benim ait olduğum yere aitti, bendendi sanki...

ben, eski zamanlardaki insansı canlı olarak, kendimi korumam gerektiğini düşünüyor, yatmak için doğru yeri seçip seçmediğim konusunda karar veremiyordum, belkide hangi kriterlere göre seçileceğini bilmeyen şimdiki ben arada sırada kendini gösterdiği içindi. onu kovmaya çalışıyor, bu hiç bilmediğim duygunun peşinden koşmak istiyordum, en azından bir süre...

açmıydım, hayır değildim, peki ne yemiştim? bilmiyordum. güvende miydim? öyle görünüyordu. burası neresiydi? nasıl gelmiştim? yorgun hissediyordum kendimi, birşeyden kaçmış gibi hissetmiyordum ama, yürümüş olmalıydım. su kenarına geldiğime göre bunun bir nedeni vardı ama bilmiyordum işte.

ben peşinden koştukça bu düşün, yavaş yavaş o benden uzaklaştı ve sonra zihnimden kaydı ve yokoldu. kendimi zorladım. insan bazen uyanıpta rüyasına devam etmek için kendini zorlarsa , kaldığı yerden, üstelik aynı tatta rüyası devam eder. ama bu olmadı, yakalayamadık birbirimizi, ben mi kaçtım ondan, o mu hızla uzaklaştı benden bilemedim.

2 yorum:

Burcuk dedi ki...

okurken cok ozendim...o kadar uzun zaman oldu ki oyle sadece gokyuzunun altinda yatip seyre daldigim, buralarda bulunmuyor hic, isik kirliligi cok fena...

keske dedim yaa keske...kacmak lazim bir yere Umama ama nereyeee???

homosapiens dedi ki...

burcuk ben de bilmiyorum. aslına bakarsan kaçmak çözüm olmuyor, gene dönüp geliyorsun. ama sanırım her yıl bir süre, tamamiyle yaşadığımız bu ortama zıt, buradaki gibi işlemeyen, yaşadığımız yerin kurallarından farklı kuralları olan bir yerlerde zaman geçirmek iyi olabiliyor.